Hyundai Avrupa Teknik Merkezi Genel Müdürü William Johnson, değişime işaret ederek, artık kimsenin manuel şanzıman istemediğini söyledi.
Bu iddialı cümle, aslında birçok veriyi destekliyor. Giderek karmaşıklaşan sürücü destek sistemleri, genellikle otomatik şanzımanla entegre çalışıyor. Üstelik manuel vitesli araçlar için ayrı sistemler geliştirmek hem zaman hem maliyet açısından verimsiz hale geliyor. Ayrıca modern otomatik şanzımanların, yakıt verimliliği ve düşük emisyon değerleri açısından manuel vitesleri geride bıraktığı da bir gerçek.
El Freni Kolu ve İbreli Gösterge de Tarih Oluyor
Johnson’ın dikkat çektiği bir diğer nokta ise, manuel el freni ve analog göstergelerin de artık tercih edilmemesi.
“40 yaş altındaki çoğu sürücü, artık el freni kolu çekmek ya da ibreli göstergelere bakmak istemiyor.” diyen Johnson’a göre, bu unsurlar sadece daha yaşlı kullanıcılar tarafından aranıyor.
Yeni araçlar, artık çoğunlukla dijital gösterge panelleri, elektronik park frenleri ve otomatik vites kutuları ile geliyor. Bu değişim yalnızca konfor değil, maliyet ve üretim verimliliği açısından da üreticilerin işine geliyor.
Elektrikli Spor Otomobiller Yeni Neslin Gözdesi
Manuel şanzımanla vedalaşmanın en çok etkilediği grup spor otomobil tutkunları gibi görünse de Johnson bu konuda da net:
“Spor otomobiller ölmüyor. Aksine, elektrikli otomobiller onları yeniden tanımlıyor.”
Hyundai Ioniq 5 N örneğini veren Johnson, elektrikli spor otomobillerin performans açısından içten yanmalı motorlardan çok daha ileride olduğunu savunuyor. Hatta sahte motor seslerinin bile sürüş deneyimini zenginleştirdiğini söylüyor.
“Elektrikli araçlar, 10 yılda benzinli araçların 100 yılda geçtiği evrimi yaşadı. Nostaljiyle değil, performansla ilgilenmeliyiz.”